İş Hukuku Nedir?
İş hukuku, çalışma alanında işçi ve işveren haklarını düzenleyen mevzuatlar bütünüdür. Gerek işçi haklarının korunması, gerekse işveren haklarının korunması, iş hukuku kapsamında amaçlanmaktadır. İş hukuku, çalışma faaliyetlerinin yasalar çerçevesinde işleyişi açısından bağlayıcı bir unsurdur. İşverenin işçiye veya işçinin işverene karşı sorumluluklarının olduğu düşünülürse, tarafların bu sorumluluklardan doğan ihtilaflara düşmesi son derece normaldir. Bu anlaşmazlıkların en aza indirilmesi ancak iş hukuku tüzüklerine uygun davranılması ile sağlanabilir.
Samsun İş Hukuku Davaları, Samsun mahkemelerinde görülen ve iş hukukundan kaynaklanan davalara denilmektedir. Samsun İş Hukuku Avukatı ise İş Hukuku Davalarında faaliyet göstermekte olan avukatlara denilmektedir.
Samsun İş Hukuku Avukatı, işçi ve işveren veya Sosyal Güvenlik Kurumu arasındaki uyuşmazlık davalarında, iş hukukuna ilişkin anlaşmazlıkların çözümü için işçi veya işvereni temsil eden kişilere halk arasında verilen isimdir. Samsun Avukat İlker Şahin Samsun Barosu’na kayıtlı Samsun Avukatları arasındadır. Avukat İlker Şahin müvekkillerine çözüm odaklı bir anlayış ile avukatlık ve danışmanlık hizmet vermektedir. Hukuki iş ve işlemlerde tüm süreç boyunca etkin ve profesyonel takip anlayışıyla hizmet vererek en iyi sonuca ulaşılmasını sağlamayı temel prensip edinmiştir. Samsun Avukat İlker Şahin Hukuk ve Danışmanlık Bürosu, Samsun başta olmak üzere tüm Türkiye’deki müvekkillerinin ihtiyaçlarına özel olarak uyuşmazlık çözümlerinde hızlı, etkili, çözüm odaklı, müvekkil taleplerini ve memnuniyetini ön planda tutarak hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmetleri sunmaktadır.
Kişilerin İş Hukuku Avukatı aracılığı ile açmış oldukları iş hukuku davaları şu şekilde işlemektedir. İş Hukuku davasında öncelikle davacının dava dilekçesi davalıya gönderilmektedir. Davalı, cevap dilekçesi yazacak ve bu dilekçe davacıya gönderilecektir. Sonra sırasıyla cevaba cevap dilekçesi ve ikinci cevap dilekçesi ile dilekçeler aşaması tamamlanacaktır. Dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra mahkeme tarafından duruşma günü tayin edilecektir. İlk duruşma ön inceleme duruşması olacaktır. Ön inceleme duruşmasında tarafların iddia, beyan ve savunmaları tespit edilecek, uzlaşma durumunun olup olmadığı taraflara sorulacaktır. Taraflar delillerini sunmamış ve tanıklarını bildirmemiş ise tanık ve delil bildirimi için her iki tarafa da süre verilecektir. Ön inceleme aşamasından sonra tahkikat aşamasına geçilecek ve delillerin mahkemeye celbi ile tanıkların dinlenmesi gerçekleşecektir. Delillerin toplanmasından sonra hakim dosyanın hesaplanması için bilirkişisine gönderecektir. Bilirkişi raporunu hazırlayıp mahkemeye sunduktan sonra tarafların itiraz etme hakkı vardır. Bu işlemler tamamlandıktan sonra başkaca bir eksik de kalmadığı takdirde hakim dosya hakkında karara varacaktır.
İlk önce bilinmelidir ki; mahkemelerde vekil tutma zorunluluğu yoktur ve iş mahkemelerinde herkes kendi hakkını iş avukatı olmaksızın arayabilir. Ancak iş davaları hukuki bilgileri, usuli kuralları ve birtakım hesaplamaları bilmeyi gerektirdiği için alanında uzman bir Samsun İş Avukatı ile devam etmesi hak kayıpları yaşanmasının önüne geçecektir. Kişi, Samsun iş avukatı araştırabilir ve iş mahkemesi avukatı bulabilir ancak dosya takibinde vekil zorunluluğu bulunmamaktadır. Fakat hukuk eğitimi almamış kişilerin ve fiilen avukatlık mesleğini icra etmeyenlerin internet üzerinde araştırma yaparak uğradığı haksızlık konusunda davada neleri talep edebileceği, ne tür hakkı olduğunu bilmesi ve bunu dava boyunca dikkatle takip etmesi mümkün olmasına rağmen kolay bir iş değildir. Hak kaybı yaşanmaması için İş Hukuku Avukatı ile görüşülmesinde tarafların menfaati bulunmaktadır.
Samsun İş hukuku avukatı, iş hukuku alanında uzmanlaşmış, işçi haklarını savunma konusunda bilgi ve tecrübe sahibi avukatlara halk arasında iş hukuku avukatı denir. İşverenin işçiye karşı olan sorumluluklarını ve yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda iş hukuku kanunları devreye gireceği için, işçi haklarının savunulması amacı ile iş hukuku avukatı ihtiyacı doğmuştur. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki içerisinde bulunduğumuz ekonomik yapı, maddi çıkarları ön planda tutmaktadır. Hal böyle olunca zaman zaman işçi hakları geri planda kalmaktadır. İşçi haklarının korunması bazı yasalar ile sağlanmıştır fakat çoğu işçi, maalesef, haklarını koruyan kanun maddelerinden haberdar değil. Bu aşamada alanında uzman bir iş hukuku avukatı işçiye yardımcı olabilir.
İş kazası tazminatı, İhbar ve kıdem tazminatı, işe başlamama tazminatı, kötü niyet tazminatı vb. Yıllık izin ücreti, ulusal bayramlar, resmi tatil ve hafta tatil ücretleri, sair ücreti, sefer primi gibi alacaklar işçilik alacaklarına örnek olarak gösterilebilir. İşçinin çalışmasının karşılığında kazandığı hak ve alacakları vadesi geldiğinde işveren tarafından ödenmelidir. Ancak aksi bir durumun söz konusu olması halinde yasal sürecin başlatılması gerekebilir.
İşçilik alacaklarının süresinde ve eksiksiz olarak ödenmemesi durumunda bu, işçiye iş sözleşmesini haklı nedenle sona erdirme imkanı sağlamaktadır. İşçilik alacaklarının dava konusu edilecek olması durumunda zaman aşımı süreleri işçinin hak kaybına uğramaması için önem taşır. 01.01.2018 tarihinden sonra İş Kanununda yapılan değişiklikle işçilik alacaklarının bir kısmı için zaman aşımı süreleri kısaltılmıştır. Kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarında zaman aşımı süresi 01.01.2018 tarihinden önce işten ayrılanlar için 10 yıl iken, bu tarihten sonra işten ayrılanlar için zaman aşımı süresi 5 yıl olmuştur. Bu alacaklar için zaman aşımı süresi iş akdinin feshedildiği tarih itibariyle başlar. Uygulamada genellikle karıştırılan konu ise fazla çalışma ücreti alacakları açısından ön görülen zaman aşımı süresidir. Zamanaşımı süresi, alacağa hak kazanıldığı tarih itibariyle başlamaktadır. Fazla mesai ücretlerine ise çalışılan her ayın sonunda hak kazanılmaktadır. Buna göre fazla mesai alacakları hak kazanıldıkları ay itibariyle 5 yıl içerisinde talep edilmezse zaman aşımına uğrayacaktır.
İş kazası, öğretide “İşçinin, işverenin hakimiyeti altında bulunduğu sırada, onun için ifa ettiği işten veya iş dolayısıyla dış bir sebeple aniden meydana gelen bir olay sonucu uğramış olduğu kaza” olarak tanımlanmaktadır. Bu kazalar sebebiyle meydana gelen zararlardan ötürü işçinin/yasal mirasçılarının işverenden/alt işverenden maddi ve manevi tazminat isteme hakları vardır. 5510 sayılı Kanunu’nun